Germanwatch, NewClimate Institute ve Uluslararası İklim Eylem Ağı (CAN International), İklim Değişikliği Performans Endeksi'nin (Climate Change Performance Index - CCPI 2026) 21. sayısı yayınladı.
Paris İklim Anlaşması'nın üzerinden on yıl geçti; ilerleme artık açıkça görülüyor. Küresel kişi başına emisyonlar düşüyor, yenilenebilir enerji hızla artıyor ve 100'den fazla ülkenin net sıfır emisyon hedefi var ancak dönüşüm Paris İklim Anlaşması'nın hedeflerine ulaşmak için hala çok yavaş.
Uluslararası İklim Eylem Ağı (CAN International), Germanwatch ve NewClimate Enstitüsü tarafından bugün yayınlanan İklim Değişikliği Performans Endeksi (Climate Change Performance Index - CCPI), bu çelişkili tabloyu ortaya koyuyor. Önceki yıllarda olduğu gibi, endeksin ilk üç sırası boş kaldı. Ülkelerin, Paris İklim Anlaşması'nın insanlık için kritik eşik olarak kabul ettiği 1,5 derece sıcaklık sınırını aşmamak için iklim eylemlerini hızlandırması gerekiyor. Danimarka, 4. sıradaki yeriyle, listede en üst sıradaki ülke olmaya devam ediyor. İklim politikasında birinci sırada yer alan Danimarka, yenilenebilir enerji alanında çok yüksek puan alan üç ülkeden biri ve açık deniz (offshore) enerji yatırımlarında lider konumda.
Danimarka'yı, geçen yıla göre bir sıra yükselerek 5. sıraya yerleşen Birleşik Krallık izliyor. Kömür kullanımını geçen yıl tamamen sonlandıran Birleşik Krallık'ta, ülkenin yıllardır sürdürdüğü iklim politikası çabalarının meyvesini verdiği görülüyor. Ancak, özellikle yenilenebilir enerjideki "düşük" performansı göz önünde bulundurulduğunda hala bazı eksikliklerin olduğu ortada. Fas (6. sırada), yenilenebilir enerji hariç tüm kategorilerde "iyi" performans gösteriyor. Ülkede kişi başına düşen emisyonlar hala çok düşük. Bununla birlikte toplu taşımaya yaptığı büyük yatırımların yanı sıra 2035 için açıkladığı yeni iklim hedefi kayda değer.
CCPI çalışmasının yazarlarından Niklas Höhne (NewClimate Institute) şunları söyledi: "Henüz genel olarak iklim değişikliği ile mücadele konusunda çok iyi performans gösteren bir ülke olduğunu söyleyemesek de bazı kategorilerde iddialı performans gösteren öncüler var. Örneğin Pakistan, kişi başına düşen çok düşük rakamları sayesinde emisyon ve enerji tüketimi açısından sürpriz bir oyuncu. Önceki yıllarda olduğu gibi, Norveç, Danimarka ve İsveç yenilenebilir enerji alanında standartları belirliyor."
Buna karşılık, sıralamada kötü performans gösteren ülkeler de var. Endekste son üç sırada yer alan ülkeler Suudi Arabistan (67.sırada), İran (66.sırada) ve ABD (65.sırada). CCPI çalışmasının yazarlarından Thea Uhlich (Germanwatch): "ABD özellikle dikkat çekici bir düşüş yaşadı ve genel sıralamada Rusya'nın hemen arkasında, sondan üçüncü sıraya geriledi. En büyük petrol ve gaz üreticisi bu ülkeler neredeyse birbirleriyle rekabet halindeler ve fosil yakıtları bir iş modeli olarak sürdürmeye niyetliler. Bu da geleceğin ekonomisine dair fırsatları kaçırdıkları anlamına geliyor" diye konuştu.
AB Yeterince İyi Değil
AB açısından endeksi değerlendiren Avrupa İklim Eylem Ağı İklim Politikaları Bölüm Müdürü Sven Hareling ise: "Avrupa Birliği'nin bu yılki İklim Değişikliği Performans Endeksi'nde 3 sıra birden gerilemesi açık bir uyarı. Avrupa'daki bazı siyasi çevrelerin, AB'nin 2030 emisyon azaltım hedeflerine nasıl ulaşılacağına dair net bir strateji ortaya koymadan, mevcut iklim ve çevre düzenlemelerini zayıflatmaya yönelik ideolojik ve yanlış yönlendirilmiş çabaları, insanların iklim krizine karşı dayanıklılığını tehdit ediyor. Bu yaklaşım aynı zamanda, toplumsal açıdan adil bir iklim eyleminin geciktiği bir dönemde, belirsizlikle, yatırım ortamına da zarar veriyor. AB'nin kararının geç onaylanması nedeniyle, CCPI analizi 2040 için belirlenen yüzde 90 net emisyon azaltım hedefine ilişkin anlaşmaları hesaba katmıyor; ancak bu hedefteki önemli açıklar sebebiyle, bunun gelecekteki sıralamalarda ne anlama geleceği bugün için belirsizliğini koruyor" açıklamasını yaptı.
Türkiye Yerinde Sayıyor
Türkiye'nin performansını değerlendiren Avrupa İklim Eylem Ağı Türkiye İklim ve Enerji Politikaları Koordinatörü Özlem Katısöz: "Türkiye, CCPI'da yerinde sayan bir ülke. On yıldır endeksteki yeri "düşük" veya "çok düşük" performans gösteren ülke grupları içinde. Bu sene 52. sıradaki Türkiye, sera gazı salımları ve enerji kullanımı kategorilerinde "düşük", iklim politikası kategorisinde "çok düşük", yüksek potansiyeline rağmen yenilenebilir enerji kategorisinde bile "orta" düzeyde performans gösteriyor. Bu sıralama şaşırtıcı değil çünkü 2035'e kadar emisyonlarını artırmayı öngördüğü bir iklim hedefi sundu ve kömürlü termik santrallere devlet teşviki sağlamayı planlıyor" dedi.
G20 ülkeleri: Sadece 1 Ülke 'İyi', 10 Ülke 'Çok Zayıf'
"Dünya çapında yenilenebilir enerji ve elektrifikasyon açısından olumlu bir ivme var. Ancak, büyük emisyon kaynağı olan G20 ülkeleri arasında endişe verici bir tablo görüyoruz: sadece 1 ülke "yüksek" performans gösteren grupta, 10 ülke ise "çok düşük" kategorisinde yer alıyor" diyor Germanwatch'tan Thea Uhlich.
G20 ülkeleri, küresel sera gazı emisyonlarının yüzde 75'inden sorumlu ve özel bir sorumlulukları olmasına rağmen, sıralamada sadece bir G20 ülkesi, Birleşik Krallık, "yüksek" puan alıyor. Özellikle endişe verici olan ise, on G20 ülkesinin hala "çok düşük" (Türkiye, Çin, Avustralya, Japonya, Arjantin, Kanada, Kore, Rusya, ABD, Suudi Arabistan) ardından Güney Afrika, Endonezya ve İtalya'nın düşük kategoride olarak sınıflandırılması.
En büyük emisyon kaynağı olan Çin (54. sırada), bir basamak yükseldi. İlk "elektro-devlet" olma yolundaki gelişmelere rağmen, hala çok düşük puan alıyor. Çin, sadece iklim politikası alanında "yüksek" performans gösteriyor. 2025'in ilk çeyreğinde Çin'in emisyonlarının düşüş göstermesi, emisyonlarının zirveye ulaştığına dair bir işaret olabilir. Elektrikli araç, batarya ve yenilenebilir enerjide ciddi bir büyüme yaşanmasına ve ülkenin nispeten iddialı bir iklim hedefi açıklamasına rağmen aynı zamanda fosil yakıt üretimini de artırıyor. Çin için belirleyici olan, yenilenebilir enerji ve e-mobilitenin fosil yakıtlardan çıkışla birlikte ilerlemesi.
En büyük emisyon kaynağı ülkelerden biri olan Hindistan (23. sırada), bu yılki sıralamada en fazla gerileyen ülkelerden biri olarak "orta" düzeyde performans kategorisine girdi.
CCPI çalışmasının yazarlarından Jan Burck (Germanwatch): "Sıralamadaki düşüş, bir dizi faktörün birleşiminden kaynaklanıyor. Hindistan, son yıllarda emisyonların istikrarlı bir şekilde artması nedeniyle emisyon eğilimleri açısından son sırada yer alıyor. Aynı zamanda, enerji tüketimi de artıyor. Hindistan, kömür kullanımını aşamalı olarak sonlandırma planı veya somut bir sonlandırma tarihi olmaması nedeniyle iklim politikası kategorisinde de düştü. Yeni kömür santrallerinin inşasını durdurur ve yenilenebilir enerji yatırımlarında umut verici eğilimi sürdürürse, Hindistan gelecek yıl yine çok daha iyi bir sıralama elde edebilir" diye konuştu.
Kaynak: Kapsül