Sen istediğin kadar çevreni değiştir, arkadaşlarını değiştir, sosyal medya hesabındaki insanları temizle, ayıkla, telefon rehberini aç, orada da lüzumsuz olan insanları ayıkla, hatta hadi hızını alama, evini değiştir, semtini, muhitini hatta şehrini değiştir... İşini değiştir, sektörünü değiştir. Bil bakalım neyi değiştirmezsen hayatın istediğin gibi olmaz, yoluna girmez? Zihnini değiştirmezsen, düşüncelerini değiştirmezsen, hayatın asla istediğin gibi olmayacak.
Düşünce kalıplarını değiştirmezsen, algılarını değiştirmezsen, yanlış inançlarını değiştirmezsen hayatın asla istediğin gibi olmayacak. Sabahtan akşama kadar hayal kur, imgele, imajine et, hayal panoları yap, imaj defterlerine hayallerini detaylandır, ama bil bakalım neyi yapmazsan bu hayallere ulaşamazsın? Kafanın içini düzene sokmazsan, ayrık otlarını temizlemezsen, negatif düşüncelerinden arınmazsan, yanlış inançlarını, anlamsız korkularını keşfetmezsen, hangi korkuların sana ait olduğunu hangi korkuların olmadığını bulamazsan, bulduğun sana ait korkuların travmatik sebeplerini çözmezsen hayatın hiçbir zaman istediğin gibi olmayacak.
Evet bu çok klişe ama zihnimizin içinde ne yaşarsak ne düşünürsek dış dünyada da onu yaşıyoruz. Zihnimizin içindeki düşüncelerin kalitesi, yapısı, senaryosu, başlangıç senaryosu ve bitişi, olumlu mu olumsuz mu, korkular mı var, felaketler mi var yoksa zihinsel düşüncelerimizde iyiler hep bizi mi bulur, mucizeler mi bulur, iyi insanlar güzel insanlar mı hep bize denk gelir...
Yani zihinsel düşünce yapınız dış dünyadaki, fiziksel düzlemdeki hayatınızda karşınıza çıkacak olayları, kişileri her şeyi olduğu gibi birebir çeker. Kendini tekrar eden olumsuz hareketler, olaylar, kişiler, sarmallar yaşıyorsanız, zihninizde de döne dolaşa aynı düşünceleri aynı şeyleri yaşadığınızdandır.
Peki ne yapmalıyız? Öncelikle korkularımızı tanımalıyız. Bu korkuların ne kadar gereksiz olduğunu, lüzumsuz olduğunu, derin bir farkındalıkla fark etmeliyiz. Ondan sonra bu korkular aklımıza geldiğinde bu korkuları hemen onun tam zıttı olumlu duygu düşünce ve senaryolarla değiştirmeliyiz. Sürekli bunu yapa yapa bir süre sonra emin olun zihniniz artık bu düşüncenin, bu olumsuz senaryonun son versiyonunu düşünmeye başlayacak. Sonra pozitif insanlarla iyi şeyler düşünen, iyi şeyler konuşan insanlarla, iyi yerlerde iyi arkadaşlıklar edinen, çalışan, üreten, umut dolu insanlarla arkadaşlık etmek. Yani benim günde ortalama beş arkadaşımın dördü negatif konuşuyorsa benim de onların içinde pozitif düşünme ihtimalim gittikçe azalır. Haliyle ben umut dolu, pozitif, karamsarlığa kapılmayan, kendini her fırsatta kurban rolüne sokmayan çevreyle arkadaşlık, dostluk kurarsam ben de onların bu pozitif düşüncelerinden etkileneceğim. Zihnimizi negatifle oyalamamak...
Yani hobiler edinmek, kendimizi meşgul etmek, sporla ilgilenmek, zihninizi dinlendirecek hobilerle ilgilenmek, açık havada olabildiğince bulunmak, toprakla uğraşmak bu tür şeyler de sizi topraklayacağı ve deşarj edeceği için negatif düşüncelerden uzak durursunuz.
Önce zihninizin içini temizleyin, düzenleyin, çöplerinizi atın, ondan sonra görün bakın ki hayatınız nasıl çiçek açacak. Sevgilerimle, iyi haftalar...